içimizde yaşama susamışlık var ama zalimler bizi ölü görmek istiyor bulduk uzun zamandır beklediğimiz özgürlüğü maharetle gizlediğimiz kendi uzay elbiselerimizde yapay sıradanlığın ardında nefes alır dünya düzenli bir tempoyla biz ki uğur getirsin diye çalışıyoruz sirk şiddet eylemleriyle bir sarhoşun şişirilmiş egosuyla biz savaş yeteneklerimizi sattık şirin engelliler gibi çığlıkları kesiyoruz ayağımızın altındaki inancı yoklamak için tatlı köleler, gömülü askerler biz isteyerek boyun eğdik korku karşısında bizim açıklanamaz ağlama isteğimiz bu bir dünya – çıkış yolu olmayan bir rüya