[Bölüm I: Halil Sezai] Yeryüzünün üstünde gökyüzünün altında Kim bilir ner'de, nasıl, kaç yaşındasın? Biri bir masal okuyor kepçesinden kulaklarının Korkarım hâlâ o masaldı sanırsın Umarım büyük yalnızlık vurmamıştır hâlâ kıyılarına (x2) Sabahının en köründe, şişelerin dibinde Kim bilir hangi kabukta geçmeyen yarasın Biri bir yalan söylüyor perdesinden gözlerinin Korkarım hâlâ o yalanda gözyaşısın Umarım büyük yalnızlık vurmamıştır hâlâ kıyılarına (x2) [Bölüm II: Sansar Salvo] Hissiyatım standarttan uzak Karanlık aklımda tehlikeli planlar var İnanmazlar hayatımda duyabileceğin en ahmakça plan Gözlerime derin bakan en gerçekçi yalan uzaklaşmak İlk defa bi' konuda kendinle uzlaşmak Belki farketmek vazgeçmek gerektiğini Aklımda çizdiğim tüm resimler çöpe gitti Hakkımda bildiklerini unut gitsin Aklımı saçmalatır, hatları karıştırır Belki bu yüzden aptalca karıştığım şu işler Son hakkımı harcatır bana ruhumun saflığı Başımın altına değil de yanıma alıp yastığı Karıştırır aklımı şeytanın oyunları Görürsün ki perdenin bu kez karanlık arkası Aklımda kurgularım koyunları sayarken bile Sağlıksız düşüncelerle kazanmış olmayı Aslında bugüne kadar da kolayı seçerdim hep Kolayı seçmek benim için çilek gibi tatlı Bi' film bittiğinde dört duvarda ben kalırım Kimse anlamayı seçmez zaten ben de anlamadım [Outro: Halil Sezai & Sansar Salvo] Umarım büyük yalnızlık vurmamıştır hâlâ kıyılarına Gün aymıyor, kararmıyor Umarım büyük yalnızlık vurmamıştır hâlâ, vurmamıştır hâlâ kıyılarına Kararmıyor, gün aymıyor yarına Gün aymıyor yarına Gün aymıyor, kararmıyor Kararmıyor, gün aymıyor yarına