Bakışlarımız neden diye sorunca Gözlerimiz cevaplardan kaçıyor Çok eski bir aşk masalı gibi Birbirimizin içi hüzün Bir ipek mendil düşer Ellerimiz kavuşur Kendimizden habersiz, o yıllar, anılar Hey sen uçarken bulutlara Kuş mu sandın kendini Sakın sorup durma bana sakın
Yeryüzü kimin cenneti Bir sıcak yağmur yağar Saçlarımız ıslanır Acılardan kaygısız o düşler Anlatılmaz Sözlerimiz birden bire kaçınca İliklerimiz hasretten titriyor Birlikte geçen dünler gibi Birlikte geçiyor bugün