Tanrı Baba, bir sabah uyanınca, Biz insanları düşündü nasılsa Gitti pencereye, Kimbilir, dedi; Belki de o gezegen yok olup gitti. Böyle dedi ama baktı uzakta, çok uzakta Fırfır, fırfır dönüyor dünya. Şeytan canımı alsın, dedi Tanrı Alsın vallahi bir şey anlıyorsam Bu dünyalıların tutumlarından Şeytan canımı alsın Alsın vallahi çocuklar Bir şey anlıyorsam Bu dünyalıların tutumlarından. Ey benim minnacık yaratıklarım, Ak ve kara, donuk ve yanıklarım, Dedi Tanrı, en babacan haliyle; Sizleri ben yönetiyormuşum sözde Oysa biliyorsunuz Allaha şükür Benim de sürüyle bakanlarım var. Şeytan canımı alsın, dedi Tanrı Alsın vallahi bu bakanları İkişer üçer atmazsam kapı dışarı. Şeytan canımı alsın Alsın vallahi çocuklar Bakan mı, bakan mı Kapı dışarı. Boşuna mı kızlar verdim, şarap verdim size?
Güzel güzel yaşayasınız diye Nasıl olur da benim adıma Orduların Tanrısı dersiniz bana? Şeytan canımı alsın, dedi Tanrı Alsın vallahi çocuklar, bir tek Orduya kumanda ettiysem bugüne dek Şeytan canımı alsın Alsın vallahi çocuklar Amenn. Bir de şu kara bücürler yok mu? Burnum illallah dedi tütsülerinden Yaşamayı oruca çevirmiş bu sofular Benim adıma lanet yağdırmadalar. Verdikleri parlak vaazlara gelince Bunlar benim için karanlık, Arapça, İbranice Şeytan canımı alsın, dedi Tanrı Alsın vallahi bir şey anlıyorsam Bu adamların dediklerinden Şeytan canımı alsın Alsın vallahi çocuklar Bir şey, bir şey, bir şey anlıyorsam Bir şey, bir şey, bir şey anlıyorsam. Tanrı Baba, bir sabah uyanınca, Biz insanları düşündü nasılsa Nasıl, nasıl, nasılsa