Elverir ki coşku Haylaz çocuklarını boğazlamasın Avunmak elbette kolaydır Şehri yiğit bir türkü gibi dolaşmak Dağlara destanlar düşünmek kolaydır Hapislere bir sevinç çığlığı gibi düşmek Kızların diri göğüslerinde matbaalarda Ve kongre zabıtlarında dünyayı tazelemek Yeryüzüne depremler düşürmek kolaydır Çünkü binlerce militanın rüzgarlı macerası Bir kurşun bile değildir namusun mavzerine Gönlün kahpeliğine tutsaksın açıkçası Asıl savaş alanı suskundur arkadaş Sahipsizdir Asıl savaşçılar afyonlu, mütevekkil Öyleyse Şehrin girdabında çalkalanan zulüm Halkın şanlı isyanına işaret değil Bodrum duvarlarına öfkeli yazıları Tırnaklarınla kazıyorsan da Bulvara dökülen bildiriler Harcanan bunca emek, bunca değer Fokurdayan metal potası İşleyen rotatifler Cesetleri iğnelemek gibi bir şeydir Ve zaman göz kırpıp usulca telaşına Homurdanarak çekip gitmiştir Yani bu Aşağılık bir dramdır artık Çünkü jarjuruna Boş kovanları dolduran adam En azından Kendinden utanmalıdır Yani yetsin diyorum Şarkılarınızı, şarkılarınızı dağlarıma sürün diyorum Uzatın ellerinizi diyorum Uzatın Tanışalım Helallaşalım